Corona Günlerinde Güvenilir Otorite Marka Olmanın 3 Anahtarı
Orijinal: Nisan 2020, Yenileme: Nisan 2020, Güncelleme: Mayıs 2020
Bugünlerde hepimizi sarıp sarmalayan en baskın duygu nedir?
KORKU, KORKU ve daha çok KORKU.
Her şeyimizi kaybetme korkusu: sağlığımızı, işimizi, çocuklarımıza bakabilme kabiliyetimizi, paramızı, hayat arkadaşımızı, tüm düzenimizi ve dengemizi… hayatımızı.
Özellikle iş çevrelerinde bu durumun markalar üzerindeki etkileri konuşuluyor, hatta “Yeni Normal”de onlara daha fazla para ödemenin gerekli olup olmadığı dahi sorgulanıyor.
Gerekli olup olmadığı şuna bağlı: insanları pazarlama oyunlarıyla daha fazla ödemeleri için kandırıyorlar mı, yoksa insanlar onlara samimiyetle sundukları benzersiz bir değerden dolayı güveniyorlar mı?
En hijyenik olduğuna inandığım alışveriş deneyimi için daha fazla para öderim ancak eğer örnek olarak market markasının birebir aynı ürünü güvenilir bir üreticiye ürettirdiğini biliyorsam markalı versiyonu için 2.5 katı para ödemem.
Bunu sadece basit bir örnek olarak düşünün; değer yaratmanın zirilyonlarca yolu var (fonksiyonel, duygusal, duyusal vs.).
Direksiyonun başında korku olduğu zaman, hepimiz en güvendiğimiz ürünleri, kişileri ve hatta şehirleri tercih ediyoruz, özellikle de bugünlerde, sağlığımıza iyi bakacağına güvendiklerimizi.
Tüm markaların, özellikle de kalabalık yerlerle ilgili olanların varlık sebeplerini yeniden değerlendirmeleri gerekiyor: AVM’ler, büyük canlı etkinliklere ev sahipliği yapan kişiler, İstanbul…
Peki ama nasıl?
1’inci Anahtar: Benzersiz Katkınızı Netleştirin
Siz olmasanız dünya neden mahrum kalırdı?
Tutku çok önemli bir kelime.
Ancak her iyi şeyde olduğu gibi gerçek değeri yanlış, aşırı ve kötüye kullanımın altında eziliyor.
Hayatımın bir döneminde bu konuya o derece kafayı taktım ki Bireyler, Şirketler ve hatta Çocuklar için Sertifikalı Tutku Testi “Kolaylaştırıcı”sı oldum.
Gerçek “Sır” (film hakkındaki gönderme kasıtlıdır) aşağıdakilerin kesiştiği En Etkili Odak Noktasını bulmakta:
a) Tutkunuz
b) DNA Avantajınız: en iyi olduğunuz ve kopyalanamayacak en güçlü kasınız, en azından müşterilerinizin zihninde (zihinde kazanırsınız, laboratuarda ya da piyasada değil).
c) Piyasa Talebi
Kişisel gelişim dünyasından gelen bu sır, sadece bireyler için değil ürünler / servisler için ve hatta ülkeler / şehirler için de geçerlidir, zira en çekici olanları insanlarının benzersiz kişiliklerini yansıtırlar.
COVID-19 olsun olmasın, bu hep böyleydi.
Bugün, verilmesi gereken mücadele yeni Piyasa Talebi’ne adapte olmaktır.
İster kişisel ister ekip olarak bunu keşfetmeye zaman ayırmak, Yeni Dünya’ya olan Benzersiz Katkınızı - yenilenmiş varlık sebebinizi - açığa çıkartmanıza yardımcı olacaktır.
2’inci Anahtar: Odaklı bir Konumlandırma Stratejisi Tasarlayın
Odaklanın, Odaklanın, Odaklanın.
Benzersiz Katkınızı bulduğunuz anda, bir sonraki adım bunu Odaklı bir Konumlandırma Stratejisine çevirmek ve bıkıp usanmadan bu Konumlandırmaya Odaklanmaktır.
Müşterilerinizin Zihninde bir Kelimeyi, Kavramı ya da Kategoriyi sahiplenmektir.
Ürün ve / veya hizmetiniz, fiyatınız, müşterilerinizle nerelerde karşılaştığınız, onlara kendiniz hakkında ne söylediğiniz, içerikleriniz; hepsi sahiplenmek istediğiniz kelime, kavram ya da kategoriyi beslemelidir.
Martin Lindstrom’un taze bir e kitabından alınmış şu örneğe bir göz atın:
“Merkezi Japonya’da olan TOTO - aynı Apple gibi - bir ana uzmanlık alanından diğerine geçiş yaptı. En son perde arkası inovasyonları, kullanıcıların gaita ve idrarını örnekleyip verileri günlük olarak analize yollayan bir tuvalet. Bu tuvalet (evet tuvalet!) sadece potansiyel olarak hayati tehlike yaratan hastalıkları yakalamakla kalmıyor, bağışıklık sisteminizi de analiz edip vitamin kullanımı için günlük tavsiyelerde bulunuyor. Ayrı bir araç ile, bu bilgiyi her akşam size yolluyor. Ve bu bir hela!”
Böyle bir odağa sahip olmak size zamanınızı, enerjinizi ve paranızı neye harcayıp neyi elemeniz gerektiği konusunda da yol gösterecektir.
3’üncü Anahtar: Odağınızı Kaybetmeyin
Dikkat dağıtıcıları filtrelemeyi öğrenin; sizi test etmek için önünüze atılacaklar.
Tutkulu olduğunuz bir konunun peşinden gittiğinizde, adanmışlığınız test edilecektir.
Dahası, çok başarılı olursanız, egonuz size Benzersiz Katkınızla uyuşmayan konulara balıklama dalmanızı söyleyecektir.
İnsanlar size EN ÇOK sahiplendiğiniz kelimeler, kavramlar ya da kategoriler konusunda güvenirler, gidip te üzerine ismini yapıştırdıklarınız konusunda değil.
Daha önceki bir post’ta bahsettiğim Airbnb örneğine bir göz atın:
Forbes:
Airbnb ana konusu olan ev paylaşımı işine TEKRAR ODAKLANIYOR, ulaşımın yanı sıra seyahat videoları üreten Airbnb Studios işlerini askıya alıyor.
"...daha ODAKLI bir iş stratejisi ışığında kadrolarımızı küçülterek Airbnb'de daha temel değişimler yapmamız gerekiyor" CEO Brian Chesky
Bu yüzden Stratejik Konumlandırma Danışmanları olarak marka genişlemesinden nefret ederiz.
Bu dikkat dağıtıcılardan kurtulmak için müşterilerimle Tutku Testi eğitimi aldığım dönemde Kaliforniya’da 10 günlük bir kampta öğrendiğim bir prosesi kullanıyorum: Byron Katie’nin “Çalışma”sı, iş hayatında ya da hayatın diğer alanlarında sizi limitleyen inançlardan kutulmak için çok güçlü bir sorgulama yöntemi.
Artık temel kurallar - maske, sosyal mesafe, hijyen - bize ezberletildiğine göre, zaman artık kendimizi yeniden tanımlama zamanı.
Kulağa basit geliyor, yapması zor görünüyor, ancak doğru araçlara sahipseniz işiniz çok daha kolaylaşıyor.
Bu yolculuk sırasında yardıma ihtiyaç duyarsanız, size yardımcı olmaktan mutluluk duyarım.
Comments